BİLİM VE TEKNOLOJİFARKINDALIK

Az Uyumanın Genetiği

Az Uyumanın Genetiği

Tebrikler! Sağlıklı bir çocuğunuz oldu. İlk testlere göre çocuğunuz tüm hayatı boyunca rutin bir şekilde komaya girecek. Zaman zaman öldüğünü düşündürecek kadar derin bir koma. Ve bedeni hareketsiz yatarken zihni halüsinasyonlarla dolu olacak. Bu durum hayatının üçte birini tüketecek ve bunu neden yapacağı hakkında hiçbir fikrimiz yok.

  • 75 yaşımıza geldiğimizde ortalama 24 yılımızı uyuyarak geçiririz. Peki, uykumuzun daha azıyla yetinemez miyiz?

            İnsanlar için yeterli uyku süresi farklıdır. Çoğu insana günde 8 saat uyku yeterli olurken bazı insanlara daha az veya çok uyku süresi gerekebiliyor. Yeterince uykumuzu almamamızın sağlığımızı etkilediğini gösteren birçok çalışma bulunuyor. Az uyku kısa vadede halüsinasyon görme, unutkanlık ve konsantrasyonu azaltma gibi etkilere sahipken uzun vadede kanser riskini ikiye katlaması, bağışıklık sistemini bozması, kalp ve damar hastalıkları riskini arttırması, depresyon ve anksiyete gibi ciddi etkileri vardır.

            Hepimiz başarılı insanların, iş adamlarının, devlet büyüklerinin az uyuduğunu duymuşuzdur. Nasıl oluyor da bazı insanlar az uyuyarak dinç uyanabiliyor? Bu süreyi azaltmak gerçekten faydalı ve mümkün mü?

Neden Uyuyoruz?

  • Uyku süresini azaltabilmek için öncelikle neden uyuyoruz?

            Bazı bilim adamları bu soruya düzen ve onarım amaçlı diye cevap verirken bazıları yeni hücrelerin sentezlendiği, enerjinin depolandığı, kaydedilen bilgilerin hafızaya geçtiği kısım olarak cevap verir.

Bazı bilim adamları ise bu konuya tam tersi açıdan yaklaşarak sıcak, güvende ve tok haldeyken, yani temel ihtiyaçlar giderilmişken etrafta dolaşmanın ve uyanık kalmanın enerji israfı olduğunu ifade ediyor. Yani “Temel ihtiyaçlarımız giderilmişken neden uyanık kalıyoruz?” sorusunun daha doğru olduğunu söylüyor.

            Uyku beynimizde bellek yönetimi, öğrenme, karar verme dâhil pek çok işlevi düzenliyor, duygularımızı yeniden düzenliyor, bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor, metabolizmamızın ince ayarını yapıyor ve iştahımızı dengeliyor. Profesör Matthew Walker ve ekibi yaptığı araştırmalarda uykunun hafızayı taze tutmada da yararlı olduğunu gösteriyor.

            Buradan çıkartabileceğimiz ortak sonuç uykumuzun uyanık kaldığımız zamanın verimli olabilmesi açısından çok önemli olduğudur.

Uyku Kalitesinin ve Stresin Akademik Başarıya Etkisi

Tıp Fakültesi öğrencileri üzerine yapılan bir çalışmada tabloda da görebileceğiniz üzere (1 en yüksek not, uyku kalitesi PSQI<5 ise iyi) stres seviyesi arttıkça uyku kalitesinin düştüğü bundan dolayı da notların düştüğü görülmektedir. En iyi notu alan Tıp Fakültesi öğrencilerinin bile uyku kalitesi indexi 5.5’tir. Fakat diğer notu alan öğrencilere kıyasla en kaliteli uykuyu bu grup almaktadır.

Hem WHO hem de Ulusal Uyku Vakfı günde 8 saat uyku öneriyor

Ayrıca sınavdan 8 hafta öncesi, 4 hafta öncesi ve sınav sonrası stresinin uykuya dalmayı geciktirmesiyle ilgili çalışmada (Tablo A) gördüğümüz üzere uykuya dalma gecikmesi 35 dakikaları bulabiliyorken, uyku kalitesinin de değerlendirildiği tabloya göre (Tablo B) sınav öncesi öğrencilerin çoğunun uyku kalitesi daha düşük olduğu görülüyor.

Sınav notlarının stres seviyesi ve uyku kalitesine göre değerlendirilmesinde ise ortalamadan yüksek alan öğrencilerin daha az stres oldukları ve daha kaliteli uyku çektikleri görülmektedir.

Bu tablolardan çıkaracağımız sonuç en az stresli Tıp Fakültesi öğrencilerinin bile uyku kalitesinin sınırda olduğu, fakat stresin not yüksekliğini ve uykunun kalitesini anlamlı olarak etkilediğini görüyoruz. Not yüksekliğini etkileyen en büyük faktörlerin çalışma süresi, akıllı çalışma gibi etkenler olduğunu bilsek de stres olmadığımızda daha kalitesi bir uyku çektiğimizi, bunun da notları daha iyi gelmesinde rol oynadığı kanıtlanmıştır.

Ayrıca uyku akademik başarının yanında beden sağlığında hormonal düzenleme, depresyon semptomları gibi psikiyatrik semptomları tetiklemesi açısından da önemli bir etkendir. Bu açıdan bakıldığında bu çalışmanın yeterli uykunun önemini vurguladığı görülüyor.

Genetik Faktör

            2009’da California Üniversitesi’nden genetikçi Ying-Hui Fu, bir anne ile kızının az uyudukları halde her sabah dinlenmiş olarak kalktıklarını fark etti. Yapılan testlerde her ikisinde de hDEC2 adlı genin mutasyona uğramış olduğu görüldü. Aynı mutasyon fareler üzerinde uygulandığında bunların da az uyuduğu, fakat fiziksel ve bilişsel becerilerinde herhangi bir kayıp olmadığı gözlendi. Bu durum uykumuzda genetik faktörün de etkili olduğunu gösteriyor.

            Fu, az uyku uyuyanlarda ortak özellik olarak pozitif bir görünüm tespit ettiklerini belirtiyor. “Anlattıklarından yola çıkarak bu insanların çok enerjik ve iyimser olduğunu söyleyebiliriz. Fakat bunun söz konusu olan gen mutasyonu ile ilgisi olup olmadığını bilmiyoruz” diyor.

            Fu’nun araştırmalarını yürüttüğü az uyuyan insanlardan birisi de Ross. Günde 4-5 saat uyuması sayesinde üniversiteyi 2.5 yılda bitirdi. Fu, Ross gibi kısa süreli uykuyla yetinen birçok aileden aldığı genomların dizgisini çıkarıp ileride az uyumaları için bu mutasyonu başkalarına da uygulamayı ümit ettiklerini söylüyor.(2)

            Sonuç olarak uyku ihtiyacınız da boyunuz gibi genetik olarak önceden belirlenmiştir. Burada bulduğumuz sonuç beklediğinizden farklı olabilir. Uyku, hayatımızın üçte birini alıkoyuyormuş gibi görünse de kalan üçte ikilik kısmı en verimli şekilde geçirmek için gereklidir.

Uyku Süremizi Verimini Azaltmadan Nasıl Kısaltabiliriz?

            Uykuyu etkileyen birçok faktör bulunuyor.  Uyku uzmanı Neil Stanley sabah aynı saatte kalkmanın bunu sağlamanın en iyi yolu olduğunu söylüyor. Vücut belli bir düzene alıştığı için uyanma saati gelinceye kadar verimli bir uyku uyumaya çalışıyor. Vücut alıştığı uyku saatinden bir buçuk saat önce uyanmaya hazırlanmaya başlıyor. Yani sürekli uyku düzeninizi değiştirirseniz vücudumuz ne zaman uyanacağını bilemeyeceği için bu duruma uyum sağlaması zor olacaktır.

Kaynak
Matthew Walker, Why We Sleep: Unlocking the Power of Sleep and DreamsArisa Hirano, Pei-Ken Hsu, Luoying Zhang, Lijuan Xing, Thomas McMahon, Maya Yamazaki, Louis J. Ptáček, and Ying-Hui Fua (2018) DEC2 modulates orexin expression and regulates sleep Tom Stafford Why do we need to sleep?K. Ahrberg, M. Dresler , S. Niedermaier, L. Genzel: The Interaction Between Sleep Quality and Academic Performance
Daha Fazla Göster

Burak Baş

Selam, ben Burak.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Başa dön tuşu