FARKINDALIK

28 Nisan “Sağlıkta Şiddete Hayır!” Günü

Sağlık çalışanı kimdir?
Bebeğiniz hastalandığında yanına koştuğunuz, annenizi babanızı hiç düşünmeden emanet ettiğiniz, bazen iğne yaparken acıtmadı diye sevdiğiniz, bazen eli sertmiş diye söylendiğiniz ama yine de teşekkürü borç bildiğiniz, kendine zaman ayırmakta zorlanıp toplumun sağlığı uğruna ömrünü harcayan insanlardır.

Maalesef ki sağlıkçıya şiddet, ülkemizde çözüm aradığımız sorunlardan birisi. Öz Sağlık-İş Sendikası tarafından yapılan sağlıkta şiddet araştırmasından elde edilen sonuçlar katılımcıların yüzde 67’sinin en az bir defa sözel, fiziksel, psikolojik veya cinsel şiddete maruz kaldığını gösteriyor. Fiziksel şiddete maruz kaldığını beyan eden sağlık çalışanlarının yüzde 76,6’sı bu şiddeti hasta yakınından gördüğünü ifade ediyor. Sağlık kurumlarındaki şiddetin nedenleri incelendiğinde birden fazla nedeninin olduğu söylenebilir. Bunlar:  

  • Hasta ve/veya yakınlarının kendilerinin daha acil olduğu düşünmesi nedeniyle hemen kendileri ile ilgilenilmesini istemesi,
  • Hasta ve/veya yakınlarının beklentilerinin yüksek olması,
  • Hasta ve/veya yakınlarının işlerin düzenli yürümediği veya öncelik sıralamasında adil davranılmadığını düşünmesi,
  • Şiddet uygulayan kişinin alkol alması veya ilaç/madde kullanması,
  • Eğitim durumunun düşüklüğü,
  • Hastane kurallarına uymama,
  • Mental hastalıklar ve davranış bozuklukları gibi faktörler olarak sıralanabilir.

Size hizmet veren sağlık çalışanına şiddet uygulamanın hiçbir dilde açıklaması olamaz. Bunu sadece bir tıp öğrencisi olarak değil, bir vatandaş bazen hasta yakını bazen de bir hasta olarak söylemekteyim. Sağlıkçıların da insan olduğunu, yorulabildiklerini, iyi-kötü günlerinin olabileceğini unutmamak lazım. Şiddet hiçbir şeyin çözümü olmadığı gibi sizin o anki sorununuzun da çözümü olmayacaktır.

Peki sağlıkçılarımızı korumak için yapabileceklerimiz nelerdir?

  • Beyaz kod uygulaması hakkında hasta ve hasta yakınları bilgilendirilmeli, bu yönde kamu spotu oluşturulmalı ve yerel yönetimlerle iş birliği yapılarak bilgilendirme günleri düzenlenmelidir.
  • Şiddet uygulayanın kişinin belirlenebilmesi için güvenlik kamerası sisteminin kayıtları saklama kapasitesi uygun olmalı, yüksek kalitede görüntü ve ses kaydı yapan güvenlik kameraları tüm birimlerde kullanılmalıdır.
  • Şiddete başvuran hasta ve hasta yakınlarına verilen cezalar caydırıcı nitelikte olmalıdır.
  • Mesai saatlerinde ve gece nöbetlerinde güvenlik görevlisi sayısının yeterli olması sağlanmalıdır. Özellikle acil servis ve polikliniklerde güvenlik görevlisi sayısı daha fazla olmalı, hastane polisi ile birlikte düzenli devriye ziyaretlerinde bulunması sağlanmalıdır.
  • Sağlıkta şiddetin önlenmesi için tüm otoriteler iş birliği yapmalı ve sonuç odaklı çözümler aranmalıdır.

Hepimiz üzerimize düşeni yaparsak güvenli bir sağlık merkezi ortamı oluşturabiliriz. Unutmayalım ki kendimizi konforlu hissettiğimiz yerde ışıldarız.

    Şu an yaşamakta olduğumuz pandemi sürecinde zor şartlar altında görev bilinciyle mesleğini sürdüren, bu uğurda can veren, yakınlarını yitiren sağlıkçılarımıza minnet duygumu belirtiyorum. Bilinçlenen bir nesil olarak SAĞLIKTA ŞİDDETE HAYIR diyoruz!

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Başa dön tuşu